GÜNEY KORE’DE ORTA DOĞU SOLUNUM YOLU SENDROMU KORONAVİRÜSÜ (MERS-CoV)
8 Eylül 2018'de, Güney Kore Uluslararası Sağlık Tüzüğü (UST 2005) Ulusal Odak Noktası (UON), laboratuarca doğrulanmış bir Orta Doğu Solunum Sendromu Koronavirüsü (MERS-CoV) vakasını DSÖ'ye bildirmiştir. Vaka, Kuveyt'i 16 Ağustos - 6 Eylül 2018 tarihleri arasında iş ile ilgili olarak ziyaret eden 61 yaşında Kore vatandaşı bir erkektir. Kore'ye Dubai üzerinden dönmüştür.
Hastalık Salgını Haberi
12 Eylül 2018
8 Eylül 2018'de, Güney Kore Uluslararası Sağlık Tüzüğü (UST 2005) Ulusal Odak Noktası , laboratuarca doğrulanmış bir Orta Doğu Solunum Sendromu Koronavirüsü (MERS-CoV) vakasını DSÖ'ye bildirmiştir.
Vaka, Kuveyt'i 16 Ağustos - 6 Eylül 2018 tarihleri arasında iş ile ilgili olarak ziyaret eden 61 yaşında Kore vatandaşı bir erkektir. Kore'ye Dubai üzerinden dönmüştür.
28 Ağustos'ta Kuveyt'te bulunduğu sırada kendisinde diyare görülmüş, 3 Eylül'de semptomları kötüleşmiş ve 4 ve 6 Eylül'de yerel bir hastaneye başvurmuştur. 7 Eylül'de Kore'ye dönmüş, diyare ve ateş şikayetiyle Seul'deki tam teşekküllü bir hastaneye götürülmüştür. Pnömoni tanısı konmuş ve seyahat öyküsü nedeniyle MERS'den şüphelenilmiştir. Hemen karantinaya alınmış, Seul Ulusal Üniversite Hastanesi'ne nakledilmiş ve bir karantina koğuşuna yerleştirilmiştir. Hastanın durumu stabildir. Bir balgam örneği alınmış ve 8 Eylül'de Seul- il Halk Sağlığı ve Çevre Enstitüsü laboratuarında RT-PCR ile MERS-CoV için yapılan testlerin sonucu pozitif çıkmıştır. Viral izolasyon gerçekleştirilmektedir.
Halk sağlığı yanıtı
Güney Kore Sağlık Bakanlığı, hastayla yakın teması olan 21 kişiyi yakından takip etmektedir: Aile üyeleri, seyahat sırasında hasta yakınında bulunan kişiler, uçuş görevlileri, Seul'deki yakın temaslıları ve 4 sağlık çalışanı. Tanımlanan tüm temaslılar evde karantinaya alınmış olup durumları asemptomatiktir; Yerel halk sağlığı merkezleri tarafından hastayla maruziyetten sonraki 14 gün için izleneceklerdir. Ayrıca, uçuştaki yolcular dahil 435 kişi pasif sürveyans altındadır.
Güney Kore'deki sağlık yetkilileri Kuveyt'teki Sağlık Bakanlığı ile iletişim halindedir. Vakanın hastalığa maruziyeti ve Kuveyt'teki seyahat öyküsü ile ilgili epidemiyolojik araştırmalar devam etmektedir.
Güney Kore, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde Bakanlık yetkilileri ile DSÖ birlikte çalışmakta olup 3 Üye Devlet te hastanın hareketlerini, maruziyetlerini ve ikincil enfeksiyonların ortaya çıkmasını en aza indirecek araştırmalar için teknik danışmanlık ve rehberlik sağlamaktadır.
DSÖ risk değerlendirmesi
Virüs, enfekte bir hastayla korunmasız bir şekilde yakın temasta bulunmadıkça insandan insana kolayca geçmez. MERS-CoV ile enfekte olmak, yüksek oranda morbidite ve mortalite ile sonuçlanan ciddi hastalığa neden olabilir. MERS-CoV ile toplum kökenli insan enfeksiyonları, enfekte olmuş tek hörgüçlü develerle doğrudan veya dolaylı temasla meydana gelmektedir. MERS-CoV ayrıca, enfekte olmuş bir hastayla korumasız temas yoluyla insanlar arasında da bulaşabilir. Şimdiye kadar gözlemlenen süreklilik arzetmeyen insandan insana bulaşma esas olarak sağlık bakım ortamlarında gerçekleşmiştir. Sağlık hizmetlerinde insandan insana bulaşma, yeterli enfeksiyon önleme ve kontrol önlemleri ile durdurulabilir.
Güney Kore’de doğrulanmış yeni vakaların bildirilmesi MERS-CoV ile ilgili genel küresel risk değerlendirmesini değiştirmez. Kapsamlı temaslı takibi ve yüksek riskli temaslıların tahlillerinin yapılması sonucunda, bu vakayla ilişkili olarak yeni vakalar tespit edilebilir. Devam eden halk sağlığı yanıtının bir parçası olarak tespit edilen yeni enfeksiyon vakaları, düşük olan küresel genel halk sağlığı riskini değiştirmeyecektir.
DSÖ, Ortadoğu'dan yeni MERS-CoV enfeksiyon vakalarının bildirimlerini ve enfekte hayvanlara veya hayvansal ürünlere ya da insan vakalarına (örneğin bir sağlık tesisinde) maruz kaldıktan sonra enfeksiyon bulaşabilecek kişiler tarafından diğer ülkelere de vakaların yayılmayı sürdürmesini beklemektedir. Bugüne kadar, insanda görülen hiçbir MERS-CoV enfeksiyonu Hac ile ilişkilendirilmemiştir.
DSÖ, epidemiyolojik durumu izlemeye ve mevcut en yeni bilgilere dayanarak risk değerlendirmelerini yapmaya devam etmektedir.
DSÖ’nün önerisi
DSÖ, mevcut durum ve eldeki bilgilere dayanarak tüm Üye Ülkeleri akut respiratuar enfeksiyonlara yönelik sürveyanslarını sürdürmeleri ve sıra dışı paternleri dikkatlice incelemeleri konusunda teşvik etmektedir. DSÖ, MERS-CoV'nin dolaşımda olduğu ülkelerde son seyahat tarihi, tek hörgüçlü develerle temas ve sağlık kuruluşlarına ziyaretler de dahil olmak üzere hastalığa maruz kalma bilgilerinin toplanmasını önermektedir.
Sağlık tesislerinde de olası MERS-CoV yayılımını önlemek açısından enfeksiyon önleme ve kontrol tedbirleri çok kritik öneme sahiptir. MERS-CoV enfeksiyonu olan hastaları erken teşhis etmek, MERS'in erken belirtilerinin diğer solunum yolu enfeksiyonları gibi spesifik olmaması nedeniyle, her zaman mümkün değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları, tanılarına bakılmaksızın tüm hastalar için tutarlı olarak standart önlemleri uygulamalıdır. Akut solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastaların tedavisi yapılırken standart önlemlere ek olarak hava yoluyla bulaşa karşı damlacık önlemleri alınmalı; olası ya da doğrulanmış MERS-CoV enfeksiyonu vakaları tedavi edilirken ilave olarak temas önlemleri ve göz koruyucu önlemler alınmalı; aeresol üreten işlemler uygulanırken hava kaynaklı mikroplara karşı önlemler uygulanmalıdır.
MERS-CoV enfeksiyonu ve MERS-CoV korunma önlemleri hakkında toplum ve hane halkı bilinçlendirilerek hastalığın iletimi azaltılabilir ve toplumda hastalığa yakalanan grupların oluşması önlenebilir.
MERS-CoV hakkında daha fazla bilgi sahibi olunana kadar, diyabet, böbrek yetmezliği, kronik akciğer hastalığı olan ve bağışıklığı baskı altında olan kişiler MERS-CoV enfeksiyonu kaynaklı ciddi hastalık riskinin yüksek olduğu kişiler olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle, hastalığın şüpheli veya doğrulanmış insan vakaları ile yakın temastan kaçınmanın yanı sıra, bu koşullara sahip olan kişiler, virüsün potansiyel olarak dolaşımda olduğu bilinen bölgeleri ziyaret ettikleri zaman, hayvanlarla, özellikle develerle, yakın temastan kaçınmalıdır. Hayvanlara dokunmadan önce ve sonra düzenli el yıkama ve hasta hayvanlarla temastan kaçınmak gibi genel hijyen önlemlerine uyulmalıdır. Gıda hijyeni uygulamalarına riayet edilmelidir. İnsanlar çiğ deve sütü veya deve idrarını içmekten veya uygun pişirilmemiş et yemekten kaçınmalıdır. DSÖ, Orta Doğu’ya seyahat eden ya da Orta Doğu’dan başka bir yere seyahat edeceklere MERS-CoV’dan kaçınma ve solunum yolu veya gastrointestinal semptomlar söz konusu olduğunda tıbbi müdahalenin ne zaman ve nerede yapılacağı konusunda önleyici tedbirler konularında bilgi verilmesini tavsiye etmektedir. Bilgi seyahat sağlığı klinikleri, seyahat acenteleri, taşıt işletmecileri veya giriş noktalarından sağlanabilir. DSÖ ayrıca belirlenmiş giriş noktalarının, rutin çekirdek kapasite gereksinimlerine uygun olmasını tavsiye etmektedir.
Uçakta bulunan bir yolcunun, MERS-CoV enfeksiyonunu düşündüren belirtileri varsa, pilot, enfeksiyon kontrolü için Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) yönergelerini takip etmeli ve Hava Seyrüsefer Hizmetleri için Uluslararası Sivil Havacılık Otoritesi Prosedürleri'ne (ICAO PANS-ATM) uygun olarak hava trafik kontrolü yoluyla hedef havaalanındaki halk sağlığı yetkililerine bildirmelidir.
Ağustos 2018 itibariyle, 2012'den bu yana DSÖ'ye rapor edilen dünya genelindeki toplam MERS-CoV vakası sayısı 2249 olup buna 798 MERS-CoV ilişkili ölüm dahildir.
Küresel sayı, bugüne kadar UST (2005) kapsamında DSÖ'ye rapor edilen toplam laboratuvarca doğrulanmış vaka sayısını yansıtmaktadır. Rapor edilen ölümlerin toplam sayısı, etkilenen üye devletleri takip ederek DSÖ'nün bugüne kadar haberdar olduğu ölümleri içermektedir.