SUUDİ ARABİSTAN’DA ORTA DOĞU SOLUNUM SENDROMU KORONAVİRÜSÜ (MERS-COV)
1 - 30 Kasım 2019 tarihleri arasında, Suudi Arabistan Ulusal UST Odak Noktası, ilave 10 Orta Doğu solunum sendromu (MERS-CoV) enfeksiyonu vakasını ve ilişkili 1 ölümü bildirmiştir. Vakalar, Riyad (4), Medine (2), El-Qassim (1), Assir (1), Taif (1) ve Mekke (1) bölgelerinden rapor edilmiştir.
Hastalık Salgını Haberi: Güncelleme
18 Aralık 2019
1 - 30 Kasım 2019 tarihleri arasında, Suudi Arabistan Ulusal UST Odak Noktası, ilave 10 Orta Doğu solunum sendromu (MERS-CoV) enfeksiyonu vakasını ve ilişkili 1 ölümü bildirmiştir. Vakalar, Riyad (4), Medine (2), El-Qassim (1), Assir (1), Taif (1) ve Mekke (1) bölgelerinden rapor edilmiştir.
10 vakaya ait detaylı bilgiler aşağıdadır:
DSÖ’ne, 2012'den 30 Kasım 2019'a kadar, Uluslararası Sağlık Tüzüğü (İHR 2005) uyarınca, küresel olarak toplam 2.494 laboratuvar onaylı MERS-CoV vakası ve bununla ilişkili 858 ölüm bildirilmiştir. Toplam ölüm sayısı, DSÖ'nün etkilenen üye devletlerin takibi ile bugüne kadar haberdar olduğu ölümleri kapsamaktadır.
DSÖ risk değerlendirmesi
MERS-CoV, insanlarda yüksek ölüm oranları ile sonuçlanan ciddi hastalıklara sebep olmaktadır. Enfekte tek hörgüçlü develerle doğrudan veya dolaylı yakın temas, insan enfeksiyonlarının kaynağıdır ve enfeksiyonun insandan insana bulaşabildiği görülmüştür. Şimdiye kadar, gözlemlenmiş süreklilik arz etmeyen insandan insana bulaşmalar çoğunlukla sağlık tesislerinde meydana gelmiştir.
Yeni vakaların bildirilmesi genel risk değerlendirmesini değiştirmez. DSÖ, Ortadoğu'dan yeni MERS-CoV enfeksiyon vakalarının bildirilmesini ve hayvanlara veya hayvansal ürünlere (örneğin; çiğ deve sütü tüketimi) veya insan kaynağına (örneğin bir sağlık tesisinde) temas ettikten sonra enfeksiyon bulaşabilecek kişiler tarafından diğer ülkelere importe edilmesini beklemektedir.
DSÖ, epidemiyolojik durumu izlemeye devam etmekte olup Üye Devletler ve bilimsel literatürden elde edilen en son bilgilere dayanarak düzenli olarak risk değerlendirmesi yapmaktadır.
DSÖ tavsiyesi
DSÖ, mevcut durum ve eldeki bilgilere dayanarak tüm Üye Ülkeleri akut respiratuar enfeksiyonlara yönelik sürveyanslarını sürdürmeleri ve sıra dışı paternleri dikkatlice incelemeleri konusunda teşvik etmektedir.
Sağlık tesislerinde de olası MERS-CoV yayılımını önlemek açısından enfeksiyon önleme ve kontrol tedbirleri çok önemlidir. MERS-CoV’un erken semptomları, diğer respiratuar enfeksiyonlarda olduğu gibi non-spesifik olduğu için MERS-CoV’a yakalanmış kişileri erken tespit etmek her zaman mümkün değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları, tanılarına bakılmaksızın tüm hastalar için rutin olarak standart önlemleri uygulamalıdır. Akut solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastaların tedavisi yapılırken standart önlemlere ek olarak damlacık önlemleri alınmalı; olası ya da doğrulanmış MERS-CoV enfeksiyonu vakaları tedavi edilirken ilave olarak temasla ilgili önlemler ve göz koruyucu önlemler alınmalı; aeresol üreten işlemler uygulanırken hava kaynaklı mikroplara karşı önlemler uygulanmalıdır.
Erken teşhis, vaka yönetimi ve izolasyon, uygun enfeksiyon önleme ve kontrol önlemleriyle birlikte, insandan insana MERS-CoV iletimi önlenebilir.
MERS-CoV diyabet, böbrek yetmezliği, kronik akciğer hastalığı ve immün sistemi baskılanmış kişilerde daha ciddi hastalıklara yol açtığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle bu insanlar, virüslerin potansiyel olarak dolaşımda olduğu bilinen çiftlikleri, pazarları veya ahır alanlarını ziyaret ederken hayvanlarla, özellikle tek hörgüçlü develerle yakın temastan kaçınmalıdır. Hayvanlara dokunmadan önce ve sonra düzenli olarak el yıkama ve hasta hayvanlarla temastan kaçınma gibi genel hijyen önlemlerine uyulmalıdır.
Gıda hijyeni uygulamaları dikkate alınmalıdır. İnsanlar çiğ deve sütü veya deve idrarı içmekten veya düzgün pişmemiş et yemekten kaçınmalıdır.
DSÖ, bu olaya bağlı olarak giriş noktalarında özel tarama yapılmasını tavsiye etmediği gibi, şuan için herhangi bir seyahat ya da ticaret kısıtlaması uygulanmasını da önermemektedir.