BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ’NDE ORTA DOĞU SOLUNUM SENDROMU KORONAVİRÜSÜ (MERS-CoV)

31 Ocak 2020 Cuma

9 ve 13 Ocak 2020'de Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Ulusal UST Odak Noktası, DSÖ'ye laboratuvarda teyit edilen iki (2) adet ilave Orta Doğu solunum sendromu Coronavirus (MERS-CoV) vakasını bildirmiştir.

Hastalık Salgın Haberi: Güncelleme
31.01.2020

 

9 ve 13 Ocak 2020'de Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Ulusal UST Odak Noktası, DSÖ'ye laboratuvarda teyit edilen iki (2) adet ilave Orta Doğu solunum sendromu coronavirus (MERS-CoV) vakasını bildirmiştir. Her ikisi de Abu Dabi'den, develere maruziyet öyküsü olan, 51 ve 53 yaşındaki erkek hastalar, 31 Aralık 2019 tarihinde hastaneye kabul edilmişlerdir ve tedavileri sürmektedir.
Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki ilk MERS-CoV vakası Temmuz 2013'te rapor edilmiştir. O zamandan bu yana BAE, bu vakalar dahil 91 MERS-CoV vakası ve 12 ölüm bildirmiştir.

2012'den 15 Ocak 2020'ye kadar, dünya genelinde DSÖ'ye rapor edilen laboratuvar onaylı MERS-CoV enfeksiyonu vakalarının toplam sayısı, 862 ilişkili ölüm dahil 2.506'dır. Toplam ölüm sayısı, DSÖ'nün etkilenen üye devletleri takip ederek bugüne kadar bildiği ölümleri içermektedir.

 

Halk sağlığı yanıtı

 

Yukarıda belirtilen bu vakaların tanımlanması üzerine bir olay raporu, vaka araştırması ve irtibat takibi başlatılmıştır. Araştırma, iki çiftlikteki mesleki temaslılar, hane halkı temaslıları ve sağlık tesislerindeki sağlık çalışanları da dahil olmak üzere tüm yakın temaslıların taranmasını içeriyordu. Tüm yakın temaslılar MERS-CoV için test edilmiştir ve sonuçlar negatiftir. Hepsi, teyit edilen vakalar, son maruziyetten 14 gün sonra solunum veya gastrointestinal semptomların ortaya çıkması açısından günlük olarak izlenmiştir. Veteriner yetkilileri bilgilendirilmiştir ve hayvanlarla ilgili araştırmalar devam etmektedir.

 

DSÖ risk değerlendirmesi

 

MERS-CoV ile enfekte olmak insanlarda yüksek ölüm oranları ile sonuçlanan ciddi hastalıklara sebep olabilir. İnsanlar, tek hörgüçlü develerle doğrudan veya dolaylı temasla MERS-CoV ile enfekte olurlar.  MERS-CoV’un insandan insana sınırlı bulaşabildiği görülmüştür. Şimdiye kadar, gözlemlenmiş süreklilik arz etmeyen insandan insana bulaşmalar çoğunlukla sağlık tesislerinde meydana gelmiştir.

Yeni vakaların bildirilmesi genel risk değerlendirmesini değiştirmez. DSÖ, Ortadoğu'dan yeni MERS-CoV enfeksiyon vakalarının bildirilmesini ve hayvanlara veya hayvansal ürünlere (örneğin; çiğ deve sütü tüketimi) veya insanlara (örneğin bir sağlık tesisinde) maruz kaldıktan sonra enfeksiyon bulaşabilecek kişiler tarafından diğer ülkelere de vakaların yayılmasını beklemektedir.

DSÖ epidemiyolojik durumu izlemeye devam etmekte olup güncel bilgilere dayanarak risk değerlendirmesi yapmaktadır.

 

DSÖ tavsiyesi

 

DSÖ, mevcut durum ve eldeki bilgilere dayanarak  tüm Üye Ülkeleri akut respiratuar enfeksiyonlara yönelik sürveyanslarını sürdürmeleri ve sıra dışı paternleri dikkatlice incelemeleri konusunda teşvik etmektedir.

Sağlık tesislerinde de olası MERS-CoV yayılımını önlemek açısından enfeksiyon önleme ve kontrol tedbirleri çok kritik öneme sahiptir. MERS-CoV enfeksiyonu olan hastaları erken teşhis etmek, MERS'in erken belirtilerinin diğer solunum yolu enfeksiyonları gibi spesifik olmaması nedeniyle, her zaman mümkün değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları, tanılarına bakılmaksızın tüm hastalar için tutarlı olarak standart önlemleri uygulamalıdır. Akut solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastaların tedavisi yapılırken standart önlemlere ek olarak damlacık önlemleri alınmalı; olası ya da doğrulanmış MERS-CoV enfeksiyonu vakaları tedavi edilirken ilave olarak temas önlemleri ve göz koruyucu önlemler alınmalı; aeresol üreten işlemler uygulanırken hava kaynaklı mikroplara karşı önlemler uygulanmalıdır.

Erken teşhis, vaka yönetimi ve izolasyon, uygun enfeksiyon önleme ve kontrol önlemleriyle birlikte, insandan insana MERS-CoV bulaşması önlenebilir.

Diyabet, böbrek yetmezliği, kronik akciğer hastalığı olan ve bağışıklığı baskı altında olan kişiler MERS-CoV enfeksiyonu kaynaklı ciddi hastalık riskinin yüksek olduğu kişiler olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle, şüpheli ve teyit edilmiş vakalarla temastan kaçınılmasının yanı sıra bu kişiler virüsün dolaşımı potansiyelinin olduğu bilinen çiftlikleri, pazarları veya hayvan barınaklarının bulunduğu bölgeleri ziyaret ederken hayvanlarla, özellikle de develerle yakın temastan kaçınmalıdır. Hayvanlara dokunmadan önce ve sonra düzenli el yıkama, hasta hayvanlarla temastan kaçınma gibi genel hijyen kurallarına uyulmalıdır.

Gıda hijyen uygulamalarına dikkat edilmelidir. İnsanlar çiğ deve sütü ya da deve idrarı içmekten veya uygun şekilde pişirilmemiş etleri yemekten kaçınmalıdır.

DSÖ, bu duruma bağlı olarak giriş noktalarında özel tarama yapılmasını tavsiye etmediği gibi, şuan için herhangi bir seyahat ya da ticaret kısıtlaması uygulanmasını da önermemektedir.

İlgili bağlantılar:

 

Etiketler: