KATAR’DA ORTA DOĞU SOLUNUM SENDROMU KORONAVİRÜSÜ (MERS-COV)
18 Şubat 2020'de Katar Ulusal UST Odak Noktası, DSÖ’ye laboratuvarda doğrulanmış bir Orta Doğu Solunum Sendromu koronavirüs enfeksiyonu (MERS-CoV) vakasını bildirmiştir.
Hastalık Salgın Haberi
12 Mart 2020
18 Şubat 2020'de Katar Ulusal UST Odak Noktası, DSÖ’ye laboratuvarda doğrulanmış bir Orta Doğu Solunum Sendromu koronavirüs enfeksiyonu (MERS-CoV) vakasını bildirmiştir. Bildirilen vakanın detayları aşağıdadır:
Vaka, Doha'da yaşayan 65 yaşında bir erkektir. 9 Şubat'ta öksürük, çarpıntı, baş dönmesi, titreme ve kasılma gelişen hasta, aynı gün hastaneye yatırılmıştır. 17 Şubat’ta bir nazofaringeal sürüntü alınmış ve yine 17 Şubat'ta Hamad Tıp Kurumu, Tıbbi Laboratuvar ve Patoloji Bölümü'nde, ters transkriptaz polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) (UpE ve Orf 1a genleri) ile MERS-CoV için pozitif olarak test edilmiştir. Diyabet, hipertansiyon, obezite ve koroner arter hastalığı gibi altta yatan rahatsızlıkları bulunan hastanın, şu anda durumu kritiktir ve yoğun bakım ünitesinde izole edilmiştir. Vakanın, semptomların başlamasından 14 gün önce tek hörgüçlü develerle yakın temas öyküsü bulunmaktadır.
2012'den bu yana, Katar’ da bu vaka dahil olmak üzere 23 insan MERS-CoV vakası bildirilmiştir. Ekim 2012'den 5 Mart 2020'ye kadar, dünya genelinde DSÖ’ye bildirilen laboratuvar onaylı MERS-CoV enfeksiyonu vakalarının toplam sayısı, 866 ilişkili ölüm dahil 2.521'dir. Küresel sayı, Dünya Sağlık Örgütü'ne bugüne kadar Uluslararası Sağlık Tüzüğü (UST 2005) kapsamında bildirilen laboratuvar onaylı vakaların toplam sayısını yansıtmaktadır. Toplam ölüm sayısı, DSÖ'nün etkilenen üye devletleri takip ederek bugüne kadar haberdar olduğu ölümleri içermektedir.
Halk sağlığı yanıtı
Tanımlama üzerine vaka izole edilmiş ve DSÖ kılavuzlarına göre enfeksiyon önleme ve kontrol protokolleri uygulanmıştır . İnceleme ve temaslı takibi başlatılmıştır.
5 Mart tarihi itibariyle 13 hane, 8 meslek ve 85 sağlık çalışanı olmak üzere toplam 106 temaslı tespit edilmiştir. Hastanın tüm temaslıları, hastayla son maruziyeti takiben 14 günlük bir süre boyunca solunum veya gastrointestinal semptomların ortaya çıkması açısından günlük olarak izlenmiştir. İkincil vaka saptanmamıştır. Tüm temaslılar MERS-CoV için negatif olarak test edilmiştir.
DSÖ risk değerlendirmesi
MERS-CoV, insanlarda yüksek ölüm oranları ile sonuçlanan ciddi hastalıklara sebep olmaktadır. Enfekte tek hörgüçlü develerle doğrudan veya dolaylı yakın temas, insan enfeksiyonlarının kaynağıdır ve enfeksiyonun insandan insana bulaşabildiği görülmüştür. Şimdiye kadar, gözlemlenmiş süreklilik arz etmeyen insandan insana bulaşmalar çoğunlukla sağlık tesislerinde meydana gelmiştir.
Yeni vakaların bildirilmesi genel risk değerlendirmesini değiştirmez. DSÖ, Ortadoğu'dan yeni MERS-CoV enfeksiyon vakalarının bildirilmesini ve hayvanlara veya hayvansal ürünlere (örneğin; çiğ deve sütü tüketimi) veya insan kaynağına (örneğin bir sağlık tesisinde) temas ettikten sonra enfeksiyon bulaşabilecek kişiler tarafından diğer ülkelere importe edilmesini beklemektedir.
DSÖ, epidemiyolojik durumu izlemeye devam etmekte olup Üye Devletler ve bilimsel literatürden elde edilen en son bilgilere dayanarak düzenli olarak risk değerlendirmesi yapmaktadır.
DSÖ önerileri
DSÖ, mevcut durum ve eldeki bilgilere dayanarak tüm Üye Ülkeleri akut respiratuar enfeksiyonlara yönelik sürveyanslarını sürdürmeleri ve sıra dışı paternleri dikkatlice incelemeleri konusunda teşvik etmektedir.
Sağlık tesislerinde de olası MERS-CoV yayılımını önlemek açısından enfeksiyon önleme ve kontrol tedbirleri çok önemlidir. MERS-CoV’un erken semptomları, diğer respiratuar enfeksiyonlarda olduğu gibi non-spesifik olduğu için MERS-CoV’a yakalanmış kişileri erken tespit etmek her zaman mümkün değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları, tanılarına bakılmaksızın tüm hastalar için rutin olarak standart önlemleri uygulamalıdır. Akut solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastaların tedavisi yapılırken standart önlemlere ek olarak damlacık önlemleri alınmalı; olası ya da doğrulanmış MERS-CoV enfeksiyonu vakaları tedavi edilirken ilave olarak temasla ilgili önlemler ve göz koruyucu önlemler alınmalı; aeresol üreten işlemler uygulanırken hava kaynaklı mikroplara karşı önlemler uygulanmalıdır.
Erken teşhis, vaka yönetimi ve izolasyon, uygun enfeksiyon önleme ve kontrol önlemleriyle birlikte, insandan insana MERS-CoV iletimi önlenebilir.
MERS-CoV diyabet, böbrek yetmezliği, kronik akciğer hastalığı ve immün sistemi baskılanmış kişilerde daha ciddi hastalıklara yol açtığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle bu insanlar, virüslerin potansiyel olarak dolaşımda olduğu bilinen çiftlikleri, pazarları veya ahır alanlarını ziyaret ederken hayvanlarla, özellikle tek hörgüçlü develerle yakın temastan kaçınmalıdır. Hayvanlara dokunmadan önce ve sonra düzenli olarak el yıkama ve hasta hayvanlarla temastan kaçınma gibi genel hijyen önlemlerine uyulmalıdır.
Gıda hijyeni uygulamaları dikkate alınmalıdır. İnsanlar çiğ deve sütü veya deve idrarı içmekten veya düzgün pişmemiş et yemekten kaçınmalıdır.
DSÖ, bu olaya bağlı olarak giriş noktalarında özel tarama yapılmasını tavsiye etmediği gibi, şuan için herhangi bir seyahat ya da ticaret kısıtlaması uygulanmasını da önermemektedir.