ÇAD’DA HEPATİT E VİRÜSÜ
11 Ocak 2022 itibariyle, Çad’ın Tandjile bölgesine bağlı Lai ilçesindeki altı köyde 12'si doğrulanmış ve iki ilişkili ölüm vakası (vaka ölüm oranı (CFR): %0,5) olmak üzere 385 şüpheli Hepatit E virüsü (HEV) vakası rapor edilmiştir.
17 Ocak 2022
11 Ocak 2022 itibariyle, Çad’ın Tandjile bölgesine bağlı Lai ilçesindeki altı köyde 12'si doğrulanmış ve iki ilişkili ölüm vakası (vaka ölüm oranı (CFR): %0,5) olmak üzere 385 şüpheli Hepatit E virüsü (HEV) vakası rapor edilmiştir. Sağlık yetkilileri, sarılık, ateş ve epigastrik ağrı ile başvuran 25 şüpheli HEV vakası için 1 Ekim 2021'de soruşturma başlatmıştır. Ndjamena Genel Hastanesinde test edilen örneklerin %65'i (13/20) yapışlan hızlı tanı testleri sonucunda HEV pozitif çıkmıştır. 20 numuneden oluşan aynı parti, onay için bir DSÖ işbirliği merkezi olan Kamerun Yaoundé'deki Centre Pasteur'a sevk edilmiş ve yapılan enzim bağlantılı immünosorbent tahlili sonucunda 12 test HEV pozitif çıkmıştır. 29 şüpheli vakadan alınan kan örneklerinin sonuçları beklemededir.
Bildirilen 385 vakanın yarısından fazlası erkeklerden (n=215; %57) oluşmuştur. Vakaların en büyük oranını 10 yaşından küçük (n=90; %23.4) ve 21-30 yaş (n=89; %23.1) arasındaki vakalar oluşturmaktadır.
Haziran 2021'den bu yana Çad'daki şiddetli yağmur Tandjile bölgesini büyük ölçüde etkilemiş ve Ekim 2021'e kadar yaklaşık 161.000 kişi etkilenmiştir. Sel suları, güvenli içme suyuna yetersiz erişim ve yüksek oranda açık dışkılama gibi önceden mevcut su, sanitasyon ve hijyen (WASH) sorunlarının bulunduğu bir ortamda önemli altyapı hasarına neden olmuştur.
Çad'da bilinen son HEV salgını Ağustos 2016'da başladı ve Sağlık Bakanlığı'nın Şubat 2018'de salgının sona erdiğini açıklamasından önce 17 ay sürdü. Toplam 1874 şüpheli HEV vakası ve buna bağlı 23 ölüm bildirildi. Bu salgından etkilenen bölge, mevcut salgının yaklaşık 700 km kuzey doğusundaki Salamat bölgesinde bulunuyordu.
Halk sağlığı yanıtı
- İlçe yönetim ekibi, Sağlık Bakanlığı ekibi ve ortaklar için koordinasyon toplantıları düzenlenmiştir.
- Vaka yönetimi il ve ilçe düzeyinde koordine edilmektedir.
- Etkilenen alanlarda saha araştırmaları yapılmış ve örnekler (hem insan hem de çevresel) toplanmış ve analiz edilmiştir.
- Topluluklar içinde aktif gözetim devam etmektedir.
- Etkilenen tüm köylerdeki sondaj kuyularının sayımı ve etkilenen bölgelere su ve sanitasyon sağlanması dahil olmak üzere su, sanitasyon ve hijyen (WASH) faaliyetleri devam etmektedir.
- Topluluk risk iletişim faaliyetleri devam etmektedir.
DSÖ risk değerlendirmesi
Neredeyse dört yıldır herhangi bir vaka rapor edilmemiş olan Çad'da şüpheli HEV vakaları tespit edilmiştir. Sel baskınına neden olan şiddetli yağışlar, temiz içme suyu, sanitasyon, hijyen ve sağlık hizmetlerinin sınırlı olduğu tehlikeli koşullarda yaşayan çok sayıda yerinden edilmiş insan da dahil olmak üzere HEV bulaşması için elverişli koşullar yaratmıştır.
Ulusal düzeyde yayılmanın başlıca riskleri şunlardır: 1) özellikle selden etkilenen bölgelerde yetersiz sanitasyon ve hijyen uygulamaları; 2) yüksek açıkta dışkılama oranları; 3) güvenli içme suyuna erişim eksikliği; ve 4) ülke içinde yerinden edilmiş büyük nüfusun varlığı.
Bölgesel düzeyde, HEV bulaşma riski şu anda düşüktür. Bununla birlikte, Tandjile bölgesinde ve bazıları Kamerun ve Orta Afrika Cumhuriyeti ile sınır paylaşan ülkenin diğer güney bölgelerindeki yerinden edilmiş kişilerin sayısının artması riski etkileyebilir. HEV salgınları şu anda Güney Sudan ve Sudan'da meydana gelmektedir, ancak Çad'daki salgınla hiçbir epidemiyolojik bağlantı kurulmamıştır. Çad'da 2018'de sona eren son belgelenen salgın sırasında, Güney Sudan'da bildirilen HEV vakalarından elde edilen izolatların genomik dizilimi Çad ve Uganda'da izole edilen suşlarla yakından ilişkili olan HEV genotip 1, alt genotip 1e'ye işaret etmiştir.
DSÖ tavsiyesi
Hepatit E, HEV'nin neden olduğu bir karaciğer hastalığıdır. Hepatit E tüm dünyada görülebilmektedir ve temel su, sanitasyon, hijyen ve sağlık hizmetlerine sınırlı erişimi olan ülkelerde veya insani acil durumların olduğu bölgelerde daha yaygındır.
HEV, çoğunlukla kontamine su yoluyla fekal-oral yolla bulaşmaktadır. Enfeksiyon genellikle kendi kendini sınırlamaktadır ve 2-6 hafta içinde kendiliğinden düzelmektedir. Bazen ölümcül olabilen fulminan hepatit (akut karaciğer yetmezliği) olarak bilinen ciddi bir hastalık gelişir. Fulminan hepatit, hamilelik sırasında, özellikle ikinci ve üçüncü trimesterde hepatit E’nin ortaya çıkmasıyla daha sık görülür ve hamile kadınları artan akut karaciğer yetmezliği, fetal kayıp ve mortalite riskine sokar. Vaka-ölüm oranı, gebeliğin son üç ayında %20-25 kadar yüksek olabilir.
Gerektiğinde akut karaciğer yetmezliğinin genel yönetimi ve destekleyici bakım dışında akut hepatit E'nin seyrini değiştirebilecek spesifik bir tedavi yoktur. Hastalık kendi kendini sınırladığı için genellikle hastaneye yatış gerekmez.
Bu hastalığa karşı önlem almak çok önemlidir. Nüfus düzeyinde, HEV'nin bulaşmasını azaltmaya yönelik en önemli müdahaleler, güvenli içme suyunun sağlanması ve yeterli su ve sanitasyon hijyeninin sağlanmasıdır. Bireysel düzeyde, ellerin temiz su ve sabunla yıkanması gibi hijyenik uygulamaların sürdürülmesi - özellikle gıdaları işlemeden önce, su ve/veya saflığı bilinmeyen buz tüketiminden kaçınılması ve gıda güvenliği için DSÖ hijyen uygulamalarının izlenmesiyle enfeksiyon riski azaltılabilir. Açıkta defekasyonu önlemek ve el hijyenini sağlamak amacıyla diğer sanitasyon müdahaleleriyle birlikte tuvaletlerin ve içme suyu kaynaklarının kapsamı ve toplum katılımı artırılmalıdır.
Sağlığı geliştirme ve önleme faaliyetleri ile HEV salgınlarıyla mücadele için erken, uygun ve adil sağlık hizmetlerinin sağlanması, özellikle sınırlı kaynaklara sahip ortamlarda halk sağlığı sonuçlarının iyileştirilmesine yardımcı olabilir.
HEV için kuluçka süresi 2-10 hafta arasında değiştiğinden, güvenli su, sanitasyon ve hijyenin (WASH) teşvik edilmesi için önlemler alındıktan sonra bile vakalar onuncu haftaya (maksimum kuluçka süresi) kadar devam edebilir.
Müdahalelerin, semptomları olan hamile kadınlar için doğum öncesi tanıyı tesis ederek veya güçlendirerek, tanı ve klinik vaka yönetimi için ulusal kapasiteleri güçlendirerek ve komşu ülkelerle sınır ötesi işbirliği yaparak hassas popülasyonları hedeflemeye devam etmesi gerekliliği önemini korumaktadır.
Ticarileştirme için bir hepatit E aşısı geliştirilmiş ve Çin ve Pakistan'da lisansı alınmıştır. DSÖ, aşının ulusal rutin nüfus bağışıklama programlarının bir parçası olarak kullanılmasını önermese de, DSÖ ulusal yetkililerin aşıyı, hamile kadınlar gibi yüksek risk altındaki popülasyonlar dahil olmak üzere salgın ortamlarında kullanmaya karar verebilmesini tavsiye etmektedir. Bu nedenle aşı kullanımı, bir hepatit E salgınını hafifletmek veya önlemek için ve ayrıca yüksek riskli bireylerde bir salgının etkilerini azaltmak için düşünülmelidir.
DSÖ, mevcut bilgilere dayanarak Çad’da veya etkilenen ülkelerden herhangi birine yönelik herhangi bir seyahat veya ticaret kısıtlamasının getirilmesinin önermemektedir.
Daha fazla bilgi için lütfen bakınız:
- Hepatitis E factsheet
- Global health sector strategy on viral hepatitis, 2016-2021
- Waterborne outbreaks of hepatitis E: Recognition, Investigation and Control, WHO 2014.
- Progress on Drinking Water (SDG target 6.1)
- Chad Dashboard - Subnational inequalities in basic drinking water services
- OCHA: Chad Humanitarian Overview. 17 November 2021
- UNICEF: Chad Water sanitation and hygiene
- Hepatitis E: Determinants of Severe Symptomatic Disease in Displaced Populations of South Sudan, Walden University, 2017.
- WHO: Hepatitis E vaccine position paper, May 2015

