SUUDİ ARABİSTAN’DA ORTA DOĞU SOLUNUM SENDROMU KORONAVİRÜSÜ (MERS-COV)

06 Temmuz 2017 Perşembe

Suudi Arabistan ulusal UST Odak Noktası, 24 Haziran ve 3 Temmuz 2017 tarihleri arasında, 3 Orta Doğu solunum sendromu koronavirüsü (MERS-CoV) enfeksiyonu vakasını ve daha önce bildirilen vakalar arasında 2 ölümün meydana geldiğini bildirmiştir

Hastalık salgını haberi 
6 Temmuz 2017

Suudi Arabistan ulusal UST Odak Noktası, 24 Haziran ve 3 Temmuz 2017 tarihleri ​​arasında, 3 Orta Doğu solunum sendromu koronavirüsü (MERS-CoV) enfeksiyonu vakasını ve daha önce bildirilen vakalar arasında 2 ölümün meydana geldiğini bildirmiştir.

Vakalara İlişkin Detaylar

Dünya genelinde, en az 712’si ölümle sonuçlanmış, laboratuvar tarafından teyit edilmiş 2040  MERS-CoV enfeksiyonu vakası DSÖ’ye rapor edilmiştir.

Halk sağlığı yanıtı

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, yeni bildirilen vakaların temaslılarını tespit etmiştir ve izlemektedir; her bir vakanın enfeksiyon kaynağı araştırılmış ve vakaların tespit edildiği hastanelerde enfeksiyon kontrol tedbirleri ve önlemler güçlendirilmiştir.

Daha önce bildirilen Riyad’da ki Ortadoğu solunum sendromu (MERS)  kümelenmelerinde ki güncelleme

13 Haziran 2017 , 19 Haziran 2017 ve 28 Haziran 2017 tarihlerinde yayınlanan Hastalık Salgını Haberlerinde daha önce Riyad'tan bildirilen 3 MERS kümelenmesinin incelenmesi sırasında tespit edilen temaslıların takip süreci 30 Haziran 2017'de sona ermiştir. Bu kümelenmelerde başka hiçbir vaka tespit edilmemiştir.

DSÖ risk değerlendirmesi

MERS-CoV insanlarda yüksek ölüm oranları ile sonuçlanan ciddi enfeksiyonlara sebep olmaktadır ve insandan insana bulaşabildiği görülmüştür. Şimdiye kadar, gözlemlenmiş süreklilik arz etmeyen insandan insana bulaşmalar çoğunlukla sağlık tesislerinde meydana gelmiştir. Yukarıda açıklanan kümelenmelere yönelik ilk araştırmalar, ikincil vakaların, aeresolleştirme prosedürlerinin enfeksiyon önleme ve kontrol koşullarının yetersiz olduğu kalabalık hastane odalarında gerçekleştirildiği iki olay ile bağlantılı olduğunu göstermiştir. 

Yeni vakaların bildirimi, genel risk değerlendirmesini değiştirmemektedir. DSÖ, Orta Doğu’dan yeni MERS-CoV enfeksiyonu vakalarının bildirileceğini ve vakaların, hayvanlar veya hayvan ürünlerine (örneğin, hecin devesiyle temas sonrası) veya hastalığı taşıyor olabilecek kişilere (örneğin, bir sağlık tesisinde) maruz kaldıktan sonra enfeksiyonu kapabilecek bireyler tarafından başka ülkelere eksporte edilmeye devam edeceğini öngörmektedir. DSÖ, epidemiyolojik durumu izlemeye devam etmekte ve mevcut son bilgiler ışığında risk değerlendirmesi yapmaktadır.

DSÖ tavsiyesi

DSÖ, mevcut durum ve eldeki bilgilere dayanarak, tüm Üye Ülkeleri akut respiratuar enfeksiyonlara yönelik sürveyanslarını sürdürmeleri ve sıra dışı paternleri dikkatlice incelemeleri konusunda teşvik etmektedir. Sağlık tesislerinde olası MERS-CoV yayılımını önlemek açısından enfeksiyon önleme ve kontrol tedbirleri çok önemlidir. MERS-CoV’un erken semptomları, diğer respiratuar enfeksiyonlarda olduğu gibi non-spesifik olduğu için MERS-CoV’a yakalanmış kişileri erken tespit etmek her zaman mümkün değildir. Bu nedenle sağlık çalışanları, tanılarına bakılmaksızın tüm hastalar için tutarlı olarak standart önlemleri uygulamalıdır. Akut solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastaların tedavisi yapılırken standart önlemlere ek olarak damlacık önlemleri alınmalı; olası ya da doğrulanmış MERS-CoV enfeksiyonu vakaları tedavi edilirken ilave olarak temas önlemleri ve göz koruyucu önlemler alınmalı; aeresol üreten işlemler uygulanırken hava kaynaklı mikroplara karşı önlemler uygulanmalıdır.

MERS-CoV hakkında daha fazla bilgi sahibi olunana kadar, diyabet, böbrek yetmezliği, kronik akciğer hastalığı olan ve bağışıklığı baskı altında olan kişiler MERS-CoV enfeksiyonu kaynaklı ciddi rahatsızlık riskinin yüksek olduğu kişiler olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle bu kişiler virüsün dolaşımı potansiyelinin olduğu bilinen çiftlikleri, pazarları veya hayvan barınaklarının bulunduğu bölgeleri ziyaret ederken hayvanlarla, özellikle de develerle yakın temastan kaçınmalıdır. Hayvanlara dokunmadan önce ve sonra düzenli el yıkama, hasta hayvanlarla temastan kaçınma gibi genel hijyen kurallarına uyulmalıdır.

Gıda hijyen uygulamalarına dikkat edilmelidir. İnsanlar çiğ deve sütü ya da deve idrarı içmekten veya uygun şekilde pişirilmemiş etleri yemekten kaçınmalıdır.

DSÖ, bu olaya bağlı olarak giriş noktalarında özel tarama yapılmasını tavsiye etmediği gibi, şuan için herhangi bir seyahat ya da ticaret kısıtlaması uygulanmasını da önermemektedir.

 

Etiketler: